Cumhur İttifakı’nın Kararlı Tutuşu ve Bölgesel Huzura Yönelik Mesajları

Saf ahlak, safi akıl, samimi mizaç ve sağlam iradeyle şekillenen bir siyaset vizyonu, yaşanan dönemin bilinciyle hareket eden toplumsal güvenlik ve istikrar arayışını besler. Cumhur İttifakı, milli ve manevi değerlerin rehberliğinde hareket ederek ahlaki sorumlulukla ilerliyor; geçmiş kronik sorunları kökten ele almak ve yeni dünyanın gerektirdiği yol haritasını hayata geçirmek yönünde kararlı adımlar atıyor.

Türk milletinin geleceğe dair umutları, Cumhur İttifakı’nın cesur, dürüst ve ilkeli tutumuyla hayat bulmaya doğru ilerliyor. Artık eski kalıplara hapsolunan politik yaklaşımların son bulması ve Türkiye Yüzyılı’na odaklanılması gerektiği, milletin ortak bilincinde açıkça görülüyor. Yeni dünyanın yorumunda barış, kardeşlik ve istikrar önceliklidir; farklı kökenlerden olan vatandaşlarımız eşit ve onurlu bir beraberlik içinde buluşacaktır.

Terörsüz Türkiye hedefinin arkasında durmak, devlet-millet dayanışmasının en üst düzeyde tecelli etmesini sağlayacaktır. Bu süreçte milli iradenin desteği, komisyon çalışmaları ve yol haritası çatışmaya karşı birleşik bir duruşu güçlendirmektedir. PKK’nın tasfiye süreci, SDG/YPG ve küresel aktörlerle olan ilişkilerin şeffaf ve hukuki çerçevede ilerlemesi gerektiği düşüncesi, güvenli ve hakça bir gelecek için temel ilkelerdir.

Uluslararası dengeler karşısında Türkiye’nin tutumu net ve açıktır: Suriye politikası, ülkenin toprak bütünlüğü ve üniter yapısını korumaya yöneliktir; bölünme veya iç çatışmayı tetikleyecek her türlü girişime karşı ise caydırıcı bir duruş sürdürülmektedir. Federasyon söylemleri maskeli bölünme girişimleri olarak görülmekte ve buna karşı kararlı tutumun sürdürülmesi gerekmektedir.

ABD ve İsrail eksenli bölgesel hesaplar, terör örgütleri ile ilgili politika ayrışmaları ve dış müdahalelere karşı olgun bir stratejiyle hareket edilmektedir. Türkiye, güvenliğini ve istikrarını önceleyen bir diplomasi yürütmekte; Suriye’deki taraflar arasında sürdürülebilir bir barışın ve samimi bir işbirliğinin tesis edilmesini hedeflemektedir.

CHP ve muhalefetin söylemleri ise yerli ve milli güvenlik hassasiyetleriyle uyumlu değildir. Bazı açıklamalar ve eylemsel yaklaşımlar, terörle mücadelede kararlı duruşa zarar verecek nitelikler taşımaktadır. Milli savunma sanayinde atılan somut adımlar ve yerli üretim dinamikleri, güvenlik politikalarının güçlendirilmesini sağlamaktadır. Bu bağlamda, tüm vatandaşlar için haktan ve hukuktan yana adaletli bir yaklaşım hedeflenmektedir.