COP31: Antalya’daki Türkiye’nin evi ve küresel iklim diyalogunun merkezi yolculuğu; sürdürülebilir adımlar, politikalar ve iş birliği için global bir buluşma.

Türkiye, 9-20 Kasım 2026 tarihlerinde Antalya’da düzenlenecek COP31 için hazırlıklarını yoğunlaştırdı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kararıyla COP Başkanı olarak atanan Murat Kurum, bu görevin Türkiye’nin iklim politikalarını küresel zeminde yönlendirmesine öncülük edeceğini belirtti. Bakanlıklar arası koordinasyon ve tüm kurumların eşgüdüm içinde çalışmasıyla BMİDÇS’nin 31. oturumu, CMP21 ve CMA8 toplantıları da aynı süreçte planlanıyor.
İLGİLİ KURUMLARLA EŞ GÜDÜM Planlanan süreçler, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı koordinasyonunda yürütülecek. Konferansın her aşaması, ilgili kurumlar tarafından COP Başkanı’nın yönlendirmeleri doğrultusunda hayata geçirilecek ve gerekli yetki dağılımı yapılacak. Türkiye’nin ev sahipliği ve başkanlığıyla gerçekleşecek bu süreç, toplantıların başarılı bir şekilde organize edilmesi için kritik önem taşıyor.
ANTALYA’DA EXPO ALANINDA DÜZENLENECEK Resmi açıklamalara göre konferans 9-20 Kasım 2026 arasında Antalya’daki EXPO alanında ve çevresinde gerçekleştirilecek. Bütçe ve ödenek konularına ilişkin planlama ilgili kurumlarca yürütülecek ve gerekli mali kaynaklar sağlanacak.
KURUMUN İFADELERİ Bakan Murat Kurum, sosyal medya paylaşımında COP Başkanı olarak atanmaktan duyduğu onuru dile getirdi ve Türkiye’nin iklim politikalarında belirleyici bir aktör olmaya devam edeceğini belirtti. Bu tarihi atılımla Türkiye’nin küresel iklim diyaloglarında daha görünür bir konuma geleceği vurgulandı.
COP31 NEDİR? BMİDÇS’nin 31. Taraflar Konferansı olan COP31’nin Türkiye tarafından ev sahipliği ve başkanlığını üstlenmesi, dünya çapında iklim diplomasisinde önemli bir kilometre taşı olarak görülüyor. Toplantılar, sera gazı hedefleri, uyum politikaları ve karbon piyasaları gibi konuların şekillendiği kritik platformlar olarak öne çıkıyor.
TÜRKİYE’NİN COP31 BAŞKANLIĞI YOLCULUĞU Türkiye, 2 yıl süren küresel temaslar sürecinde Avustralya ve diğer ülkelerle yürüttüğü diplomasi çalışmaları sonucunda COP31’in ülkenin ev sahipliğinde ve başkanlığında yapılması kararını kazandı. Pre-COP çalışmaları da Pasifik ülkelerinin önderliğinde, Avustralya öncülüğünde düzenlenecek şekilde planlandı. Bu diplomatik başarı, Türkiye’nin iklim politikalarında köprü rolünü güçlendirecek bir dönemi işaret ediyor.
İKLİM DİPLOMASİSİNİN MERKEZİ TÜRKİYE OLACAK Bir ülkenin COP’a ev sahipliği yapması, küresel iklim politikalarının merkezine yerleşmesini sağlayan kritik bir adım olarak değerlendiriliyor. Zirveye katılan binlerce delegasyon, turizm ve hizmet sektörlerinde ekonomik hareketlilik yaratırken, ev sahibi ülkede yeşil dönüşüm projelerinin ivmesi artıyor. Ayrıca uluslararası finans kurumları ve iklim fonlarının ilgisi yükselirken, Türkiye temiz enerji ve finansman alanında daha fazla yatırım çekme potansiyeli kazanıyor. İki hafta boyunca Antalya, dünyanın dikkatini birden çok alanda toplamaya odaklanıyor ve bu süreç ülkenin iklim diplomasisinin merkezi olarak tanınmasını amaçlıyor.