Çanakkale Barajlarındaki Su Seviyeleri ve Kuraklık Uyarıları: Atikhisar ve Bayramiç İçin Yağış Beklentileri

Çanakkale’nin içme ve kullanma suyu ihtiyacını karşılayan Atikhisar Barajı’ndaki su seviyesi kuraklığın etkisiyle %37 seviyelerine geriledi. Bayramiç Barajı ise Bin Pınarlı İda olarak da anılan küresel su kaynaklarını barındıran bölge, şu anda yalnızca %12 dolulukta bulunuyor. Bu düşüşler, gelecekte su temininde aksamalar ya da kısıtlamalar için endişeleri artırıyor.

iklimBU Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Murat Türkeş, 2025 yazının normalden daha sıcak ve kurak geçebileceğini hatırlatarak mevcut durumun ciddi bir önlem gerektirdiğini belirtti. “Bu rakamı yaz başına kadar %70’lere çıkarmamız gerekiyor” diye konuştu. Atikhisar’daki %37 doluluk oranı, çoğu zaman yeterli görülen bir içme suyu kaynağı için düşük bir seviye olarak değerlendiriliyor; “yetersiz yağışlar ve buharlaşmanın devamı halinde güvenli su temini zorlaşabilir” dedi.

Bayramiç Barajı’ndaki %12 doluluk ise ölü seviye olarak kabul ediliyor ve bu durumda içme suyu ile tarımsal sulama için gerekli miktarın elde edilmesi zorlaşıyor. Prof. Dr. Türkeş, ormanlar, su kaynakları ve yer altı sularının önleyici ve bütünleşik yönetim ile korunması gerektiğini vurguladı. Ayrıca, iklim değişikliği ve hidroklimatolojik koşulları dikkate alan kısa, orta ve uzun vadeli planlar geliştirmek; her kuraklık ve orman yangını sonrası bilimsel etki değerlendirmeleri yapmak kaçınılmazdır. Bu yaklaşım, su ve kuraklık yönetimini dinamik ve disiplinler arası bir döngüye dönüştürmelidir.

KURAKLIKLA mücadelede gözlenen başlıca etkenler arasında artan sıcaklıklar, yükselen buharlaşma, değişen yağış rejimi ve insan etkileri sayılabilir. Orman tahribi, ekosistem bozulması, erozyon ve yer altı su akiferlerinin aşırı sökülmesi, hidrojeolojik bağlantıların kopması gibi faktörler kuraklığın etkilerini daha da şiddetlendirebiliyor. Bu durum, içme suyu, sulama ve sanayi arasındaki dengeyi tehdit ediyor ve bütünleşik bir su yönetimini zorunlu kılıyor.