Kaza sonrası burun rekonstrüksiyonu ile yeni bir başlangıç yapan genç: umut dolu bir başarı hikayesi ve yaşam sevinci.
Salih Şentürk (58) ve Azize Şentürk’ün oğlu olan Ömer Şentürk (19), sabah işe motordan hareket ederken ters yönden gelen bir kamyonetin çarpmasıyla ağır yaralandı. Kask ve koruyucu donanım giymediği için travma etkileri büyüktü; hastaneye kaldırıldığı ilk dakikalarda burnunun neredeyse tamamen kopma noktasına geldiği belirtildi.
Bakırçay Üniversitesi Çiğli Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tedavi süreci başlatılan genç, hayatta kalmak için yoğun bir operasyon geçirdi. Ameliyat sonrasında yapılan müdahale ile burun dolaşımı yeniden kazandırıldı ve doku korunarak kurtarıldı. İlk 72 saat dikkatle izlenen dokuların kanlanması, gerektiğinde ek operasyonla desteklenebilecek şekilde planlandı.
Damarlara mikro cerrahi dokunuşla yeniden bağ kuruldu Hastanenin Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Bölümü’nden Dr. Yavuz Tuluy, travmanın boyutunu şu sözlerle özetledi: Burun ve çevresindeki dokular neredeyse kopma aşamasındaydı. Eğer bu anında uygun teknik uygulanmasaydı, ileride yeniden burun yapmak çok daha zor ve çok sayıda ameliyat gerektirecekti. Mikro cerrahi yöntemlerle damarlar birbirine dikiş atılarak burun dolaşımı yeniden sağlandı ve dokunun tamamı kurtarıldı. Ameliyattan sonraki kritik günlerde de dolaşımın sürdürülmesi için durum yakından takip edildi. İlerleyen dönemde küçük revizyonlar gerekebilir, ancak en kritik aşama geride kaldı.
Kemikler çok parçalıydı Tuluy, travmanın sadece estetik değil fonksiyonel kayıplara da yol açabileceğini vurguladı: Burun, havayı ısıtma ve partiküllerden koruma işlevlerini büyük ölçüde kaybetebilirdi. Üst dudağı burun köküne bağlayan havza biçimli yarık ile kemiklerin parçalı durumuna işaret eden doktor, hasarın berrak bir tabloyla ele alınabildiğini belirtti. Bundan sonraki süreç ise dokuların iyileşmesine bağlı olarak ilerleyecek.
Hastanın hayati sorunları göğüsleyici bir tedaviyle yönetildi Hastanede ayrıca akciğer yaralanması da bulunduğunu ifade eden Anestezi ve Yoğun Bakım Kliniği Eğitim Sorumlusu Prof. Dr. Nimet Şenoğlu, ameliyat sırasında hayati dengelerin korunması için yoğun çaba harcandığını söyledi. Ancak yoğun bakım süreci travmaya bağlı olarak komplike hale geldi ve gece yarısı hayati fonksiyonlar için risk oluşturdu. Özellikle oksijen seviyelerinin düşmesiyle birlikte kalp-akciğer pompası devreye alındı. Bu cihaz sayesinde hastanın temel ihtiyaçları karşılanırken, ekip ve deneyim bu süreci mümkün kıldı.
Kask ve ekipman kullanımı hayatı değiştirebilir Ömer Şentürk, kazanın ardından şu an için motor kullanmayacağını belirtti ve tüm gençlere kask ve koruyucu ekipman kullanmalarını öğütledi: Bu tür hataların bir daha yaşanmaması için herkes dikkatli olmalı. Şu an iyileşme sürecinde olan genç, geçmişte yaşananları hatırladığında kendini yeniden doğmuş gibi hissediyor.
Oğlunun kaza anını anlatan Salih Şentürk ise, 14. gün yoğun bakımından çıkarılan oğlunun yeniden gözlerini açmasıyla sevincini tarif etti. 3 gün önce yoğun bakıma alınan Ömer’in ailesi, artık yeni bir yaşamın başlangıcında olduklarını düşünüyor ve motor kullanımlarına dair kararlarını kesinleşmiş olarak belirtiyorlar. Kimsenin canının yanmaması için gençlere kask ve ekipman kullanımlarını bir kez daha hatırlatıyorlar.