Bulgaristan girişinde, tam 500 yıllık eşsiz miras: Makamı burada

Edirne’de 15’inci yüzyılda, II. Murat döneminde Şeyh Şücaeddin Karamani adına inşa edilen ve 18’inci yüzyılda meydana gelen depremde yıkılarak yalnızca minaresi ayakta kalan Şeyh Şücaeddin Mescidi, geçen yıl kasım ayında restorasyon ve ihya çalışmalarına başladı. Bu projeyi Edirne Valiliği Çevre Koruma Vakfı yürütüyor ve mescidin Tunca Nehri’nin kıyısında olması nedeniyle bilim kurulunun önerisiyle çelik konstrüksiyonla yeniden inşa edilmesi planlandı.

Vali Yunus Sezer, çalışmaları yerinde inceleyerek süreci değerlendirdi. “Malumunuz bu sene başlayan ve Edirne’deki tarihi ve kültürel mirasların ihyası için sürdürdüğümüz çalışmalar kapsamında burası da önemli bir eser olarak öne çıkıyor,” dedi ve sözlerine şu vurguyu ekledi: “Burası, bulundurduğu tarihsel değer ve konumu itibarıyla özel bir konuma sahip. 1400’lü yıllarda II. Murat döneminde yaşayan Şeyh Şücaaddin-i Veli’nin makamı burada olan büyük bir Anadolu alpereni olarak bilinir ve eserin ihyasına bu yönüyle büyük önem veriyoruz.”

METRUT YAPILARI DA DÜZENLEYECEĞİZ Çalışmaların, geçen yıl kasım ayında başladığını hatırlatan Vali Sezer, çevresel koşullar nedeniyle proje değişikliğine gidildiğini söyledi: “Nehir tabanına yakınlığı nedeniyle kazı sonrası taş yapı yerine bilim kurulunun yönlendirmesiyle mescid çelik konstrüksiyonla tamamlanacak. Yarım kalan minare ve onun bitişiğinde bulunan Şeyh Şüceaddin-i Veli’nin makamı için de restorasyon süreci devam edecek. Ayrıca çeşme ve lavabolarla beraber burası bir külliye niteliği kazanacak ve Bulgaristan girişinde görülecek şekilde konumlandırılacak.”

Vali Sezer, çalışmaların sadece bir yapı olarak kalmayıp çevre düzenlemelerini de kapsadığını belirtti: “Çevredeki metruk yapılar da düzenlenecek ve bu alan, Edirne’mize özgün bir külliyet ve anıtsal bir mescit olarak hizmete sunulacak.” Ayrıca, projenin bu yılın sonuna kadar tamamlanması hedefleniyor ve ibadethanenin yeni formuyla halkın hizmetine sunulması planlanıyor.