BM ve Uluslararası Camia İçin Gazze Konulu Tezkerede Siyasi Duruşlar ve Dış Politika Yanıtları

İsrail’in Gazze’deki operasyonları ve Filistin halkına yönelik tartışmalı adımlar Türkiye gündeminde önemli bir yer tutmaya devam ediyor. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, toplantıda İsrail politikalarına karşı net bir duruş sergileyerek, “BM dâhil tüm uluslararası kuruluşlardaki üyeliklerinin askıya alınmasını” ve bu kararlara dünya genelinde destek çağrısını yineledi. Aynı zamanda Türkiye’nin, Filistin halkının tehcirine karşı olan tutumunu vurguladı ve hangi sıfatla sunulursa sunsun böyle bir planın hükümsüz olduğunun altını çizdi.

Fidan ayrıca, Suriye konusuna da değinerek, “İsrail’in istikrarsızlığı körükleyen bir Suriye istemediğini” ve Suriye’nin istismar edilmesine asla izin vermeyeceklerini ifade etti. Fidan, Özel liderliğindeki eleştirilere karşı şu yanıtı verdi: havadan yardım gönderme konusunun hükümetin isteksizliğini ima ettiği yönündeki açıklamalara karşı, yardımı karadan ve denizden yürütme kararlılığını sürdürdüklerini belirtti. Yaşanan trajedilerden haberdar olan Guardian haberine atıfta bulunarak, havadan yardımın bazı durumlarda zararlı olabileceğini söyledi ve “uçaklar hazır, hava sahası açılır açılmaz yola çıkacağız” mesajını verdi. Ürdün’ün rızasının alınması koşuluyla operasyonların hız kazanacağını belirtti; havadan yardım atma stratejisinin kozmetik bir operasyon olduğuna işaret etti, ancak insani yardımların en ufak bir yardımı bile halk için kabuledilebilir gördüklerini ifade etti.

Gazze tezkeresi TBMM Genel Kurulu’nda oy birliğiyle kabul edildi. Meclis Başkanlığı Tezkeresi kapsamında, “İsrail’in Gazze’deki işgali ve Filistin halkına karşı yürütülen baskı” eleştirilirken dünya parlamentolarına İsrail’in durdurulmasına yönelik 9 maddelik ortak çağrı metni de yer aldı. Tezkereden sonra Dışişleri Bakanı Fidan, kararı değerlendirirken “Gazze’deki çocukların çığlığı, insanlığın vicdanında bir kıvılcım yarattı” ifadesini paylaştı ve bu kıvılcımın daha güçlü bir dönüşümün öncüsü olacağını söyledi.