Balıkesir ve çevresindeki deprem fırtınasının güncel gelişmeleri, uzman görüşleri ve güvenlik önerileriyle bilinçli dayanıklı yaşam ipuçları.

AFAD verilerine göre Balıkesir ve civarında 10 Ağustos ile 27 Ekim 2025 tarihleri arasında 6,1 büyüklüğünde iki önemli deprem kaydedildi. Bunlara ek olarak 10 Ağustos’tan günümüze kadar bölgede 11 bin 500’ün üzerinde deprem gözlendi; bunlardan 3’ü 5’ten büyük, 2’si ise 6’dan büyük olarak kayıtlara geçti. İki büyük depremin, birbirine çok yakın lokasyonlarda gerçekleşmesi, aynı fay sisteminin aktif olduğunu düşündürüyor.
Van YYÜ Jeofizik Mühendisliği Bölümü’nden Doç. Dr. Hamdi Alkan, bölgede görülen sismik hareketliliği bir “deprem fırtınası” olarak nitelendiriyor. Bu terim, belirli büyüklük aralıklarında ve sınırlı bir alanda meydana gelen deprem serilerini ifade ediyor. Alkan’a göre, Balıkesir ve çevresi, Kandilli Rasathanesi’nin kayıtlarına göre 10 Ağustos’ta başlayan ve bugüne kadar devam eden bir deprem fırtınasının etkisi altında bulunuyor. Şu ana kadar 11 bin 500’ü aşkın deprem kaydedildi; bunlardan 3’ü 5’ten büyük, 2’si ise 6’dan büyük olarak belirlenmiş durumda. İlk deprem 10 Ağustos’ta, ikincisi 27 Ekim’de meydana geldi ve iki depremin lokasyonları birbirine çok yakın.
“AKTİVİTENİN HÂLÂ DEVAM EDEBİLECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUZ” başlığıyla öne çıkan açıklamada Alkan, Santorini’deki deprem fırtınasına da değiniyor. Benzer bir sürecin Ege Denizi’nde de yaşandığını hatırlatan uzman, Balıkesir bölgesindeki aktivitenin devam edebileceğini belirtiyor. Bu tespitin temeli, farklı üniversitelerden bilim insanlarının yürüttüğü geniş bir çalışmaya dayanıyor ve şu an basıma hazırlanıyor. Çalışmada, Prof. Dr. Aydın Büyüksaraç ve Prof. Dr. Mehmet Ali Yücel ile Yıldız Teknik Üniversitesi’nden Prof. Dr. Atınç Pırtı ve diğer bilim insanları yer alıyor.
“ÖNEMLİ BİR SÜRECİ TAKİP EDİYORUZ” ifadesiyle damgasını vuran açıklamada bölgelerin jeolojik yapısına dikkat çekiliyor. Alkan, Simav fay zonu başta olmak üzere Batı-kuzeybatı yönünde uzanan fayların birbirleriyle etkileşime girdiklerini belirtiyor. Kuzeyinde Düvertepe fay zonu, güneyinde Soma-Kırkağaç fay zonu bulunan bu alanın altında graben sistemi bulunuyor. Bölgede volkanik yapıların da mevcut olduğu vurgulanıyor. Bu dinamikler, bölgede benzer büyüklükte daha depremin yaşanabileceğini gösteriyor ve uzmanlar bu süreci yakından izlemeye devam ediyor. Özellikle Sındırgı ve çevresinde yaşayan vatandaşların, bir an önce binalarını denetletebilmek için resmi kurumlarla iletişime geçmeleri önemle tavsiye edilmektedir.
Çalışmalarımız, deprem fırtınasının dinamiklerini anlamaya odaklı devam ediyor ve çokdisiplinli bir ekiple süreci aydınlatmaya çalışıyoruz.