DOLAR
42,8251
EURO
50,5934
ALTIN
6.151,32
BIST
11.311,06
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Hafif Yağmurlu
12°C
İstanbul
12°C
Hafif Yağmurlu
Çarşamba Çok Bulutlu
14°C
Perşembe Hafif Yağmurlu
12°C
Cuma Az Bulutlu
10°C
Cumartesi Hafif Yağmurlu
7°C

Ay Tutan Adam ve Hemera: Cem Sağbil’in Paris’teki Kalıcı Sanat Yolculuğu

Ay Tutan Adam ve Hemera: Cem Sağbil’in Paris’teki kalıcı sanat yolculuğu, büyüleyici vizyon ve unutulmaz eserler eşliğinde keşfe çıkıyor.

Ay Tutan Adam ve Hemera: Cem Sağbil’in Paris’teki Kalıcı Sanat Yolculuğu
23.12.2025 07:51
A+
A-

Paris’in kamusal alanında kalıcı eserler kazanan Türk heykeltıraş Cem Sağbil’in iki yapıtı, Ay Tutan Adam ve Hemera, Alban Satragne meydanındaki park girişine yerleştirildi. Şehri ve kamu mekanlarını bir arada düşünerek tasarlanan bu proje, Sağbil’e Paris’in kamusal alanda kalıcı eser veren tek Türk sanatçı ünvanını da getirdi. Sağbil ile heykellerin bu yolculuğunu konuştuk.

Paris macerası nasıl başladı? Bu iki heykelin Paris’e açılan kapısı, Fransa’da Türkiye Mevsimi kapsamında düzenlenen etkinlikler oldu. 2008 yılında, Gaye Petek’in önerisiyle Paris 10. Bölge Belediyesi binasında ve bitişiğindeki parkta kişisel bir sergi gerçekleştirdim. Heykellerin kentle kurduğu doğrudan etkileşim nedeniyle belediye, eserlerin üç yıl boyunca kamusal alanda sergilenmesi için bir kiralama modelini benimsemişti. Zaman içinde park kapsamlı bir restorasyondan geçti ve heykeller bu süreçte geçici olarak yerlerinden alındı. Parkın yeniden açılmasıyla birlikte belediyenin talebi doğrultusunda heykeller kalıcı olarak yeniden konumlandı.

Paris’teki etki ve Türk sanatçı kimliği Paris, sanatın tarihi belleğini canlı tutan, çok kültürlü dokusuyla farklı seslere ev sahipliği yapan bir kent. Yüzyıllardır sanatçıları besleyen bu şehir, kamusal alanda kalıcı bir heykel aracılığıyla bir Türk sanatçısının iz bırakması için zemin hazırladı. Bu durum benim için yalnızca kişisel bir gurur değildir; çok katmanlı kültürel yapının bir parçası olmak anlamına geliyor. Eserler, bir noktadan sonra sanatçısına ait olmaktan çıkıyor ve farklı kültürlerden, dillerden insanların yaşamına karışıyor. Paris gibi bir sanat kentinde bu karşılaşmanın mümkün olması ise benim için gerçekten onur verici.

Belediyelerle ilerleyen süreç Heykellerin kamusal alanla kuracağı ilişkinin detayları, ölçekleri ve yerleşim noktaları dikkatle ele alındı. Yoğun bir gündelik yaşamın ortasında konumlanan bu alanlarda çocuklar oyun oynuyor, insanlar alışveriş yapıyor ve oturup sohbet ediyor. Heykeller de bu dinamiklerin içinde yaşamaya devam ediyor; insanlar yanlarından geçerken durup bakıyor, bazen dokunuyor veya fotoğraf çektiriyor. Böyle anlar, kamusal sanatın en gerçek karşılığıdır ve eserler gerçekten “yaşamaya” başlarlar.

Genç sanatçılara cesaret Paris’in kamusal alanlarında kalıcı eserler üretmiş tek Türk heykeltıraş olarak sizin için bu durum ne ifade ediyor? Bunu sadece bir ilke olarak görmekten öte, kapının aralanması olarak değerlendiriyorum. Türk çağdaş sanatı, dünyayla daha güçlü ve görünür bir ilişki kurabilir ve kurmalıdır. Evrensel ölçütlerde yetkin sanatçılarımızın bulunduğu bir gerçektir; özellikle Paris’te 1968 sonrası dönemde kente gelmiş ve burada yaşamış değerli sanatçılar var. Eserlerimin burada kalıcı olması ve bu tür örneklerin genç kuşaklar için cesaret verici olması, sanatın farklı bağlamlarda dolaştığında gerçek anlamını bulduğunu gösteriyor. İlk gelişimde olduğu gibi bugün de Paris’teki deneyim benim için bu mesajı güçlendiriyor.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.