Amir El Cedduğ’un öyküsü: kaçırılma, dayı şiddeti ve hastane sonrası iyileşme sürecinin duygusal ve gerçekçi anlatımı.

Reyhanlı ilçesi Kurtuluş Mahallesi’nde yaşayan 10 yaşındaki Amir El Cedduğ, cuma günü okuldan çıktıktan sonra evine dönmedi ve kayıp haberleriyle gündeme geldi. Ailesi, çocuklarının haber alamaması üzerine Reyhanlı İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne kayıp başvurusunda bulundu. Olayla ilgili incelemeler sürerken polis ekipleri 200’den fazla kamera kaydını taradı ve şüpheli olarak Amir’in dayısı M.E.’yi gözaltına aldı. Dayı, yeğeniyle birlikte bir evin kamerasına yansıyordu; bu görüntüler üzerine ekipler, AFAD, jandarma ve STK’ların da katılımıyla arama çalışmalarını başlattı.
Ekiplerin çalışmalarında Amir, kafasından yaralanmış halde, diri diri toprağa gömülü olarak bulundu. Hastaneye kaldırıldığında hayati tehlikesinin bulunduğu düşünülürken tedavi süreci başladı. Okul çıkışında dayısı tarafından kaçırıldığı ve dövüldüğü ifade eden çocuk, kolluk kuvvetleriyle iletişim kurdu ve dayanışma gösteren ekiplerin yardımıyla güvenliğe kavuşturuldu. Hastane tedavisi sırasında, Amir’in iyileşme süreci umut vericiydi ve günlük yaşama dönmesi için çalışmalar sürüyordu.
“Doktorlar, oğlumun kısa sürede yürümeye başlayacağını ve taburcu olabileceğini söyledi.” Ailesi, oğullarının durumunun olumlu yönde ilerlediğini belirterek, dayısı ile aralarında herhangi bir sorun olmadığını ve neden böyle bir şey yaptığını bilmediklerini ifade etti. Baba Muhammed El Cedduğ, oğlunun iyileşmesini görmekten duyduğu sevinci dile getirirken, emniyet güçlerine ve sağlık personeline teşekkür etti.
“Etkin cezaların uygulanmasını istiyorum.” Oğluna zarar veren kişinin en ağır cezayı almasını isteyen baba, olayın psikolojik etkilerini de aktardı. Amir’in, yaşadığı travmayı atlatması için pedagog eşliğinde ilerleyecek bir süreç planlandığını ve bu yolculukta ailesinin yanında olacağını belirtti. Çocuk, ilk konuşmalarında dayısının kendisini okula götürürken yolda dövüp, arabayla kırsal bir alana götürüp orada da zarar verdiğini ifade etti. Ardından, dayısının kendisini tehdit ettiği ve korku dolu bir süreç yaşandığını söyledi. Aile, olayın arkasındaki motivasyonu tam olarak anlamasa da, artık dayısının oğluna karşı bir tehdit unsuru olmadığını ve durumu hukuk yoluyla çözmek istediklerini aktardı.