Ambulans çağrıları ve uyuşturucu olayında iddianamenin detaylarıyla suç süreçlerini özetleyen güvenilir bir analiz.

Ankara’da avukat olan Göksu Çelebi ile İstanbul’da birlikte vakit geçirdiği iddia edilen Gökalp İçer hakkında hazırlanan iddianamede, iki kişinin 2024 yılında tanışıp arkadaş oldukları belirtiliyor. Olayın yaşandığı gün, Göksu Çelebi’nin başka bir şehirden İstanbul’a gelerek ikiliyle beraber vakit geçirdiği anlatılıyor.
İddianamede, yaklaşık 8 gram kokainin 800 dolar karşılığında temin edildiği ve eve geçildikten sonra uyuşturucu kullanımına başlandığı, ertesi gün de kullanımların sürdüğü ifade ediliyor. Ertesi gün yaşanan olaylar sonrası Göksu Çelebi’nin titremeye başlaması üzerine İçer’in ambulansı aradığı kaydediliyor.
Ambulans çağrıları ve zamanlaması bölümünde, Gökalp İçer’in ifadesine göre olaylar şöyle özetleniyor: “Göksu bir süre daha uyuşturucu kullanacağını söyleyerek salona geçti. Yaklaşık 15 dakika sonra yatak odasına gelerek kendini iyi hissetmediğini belirtti. Titremeler arttı ve su ile ayran içirmeye çalıştım. Titremeler büyüyünce 112’yi toplam 5 kez aradım. Ambulans yaklaşık 15 dakika sonra geldi.”
Ruh sağlığı ve iletişimdeki mesajlar paragrafında, İçer’in eşi Ezgi A. ile yaptığı mesajlaşmalar üzerinden, Ezgi A.’nın içeriğin altında endişelerini dile getirdiği, İçer’in ise “sağlığım iyi, ruh sağlığım iyi değil” şeklinde yanıt verdiği ifade ediliyor.
Yapay zekaya yöneltilen sorular kısmında ise İçer’in yapay zekaya, nabız düşüşü, aşırı doz kokain sonrası potansiyel zararlar ve yoğun bakımda olan birinin gözlerinin bantlı olmasının sebepleri gibi konularda sorular yönelttiği belirtiliyor.
İddianamede yer alan bilgilere göre, Göksu Çelebi’nin olay öncesinde yemek yiyip alkol aldığı ve 8 gram kokainin evde kullanıma hazır hale getirildiği aktarılıyor. Sabahın ilerleyen saatlerinde ikili birlikte hareket ederken, ertesi gün devam eden kullanım, olayın tetikleyici unsurlarından biri olarak kayda geçirildi.
İçer’in ifadelerinde, Göksu’nun devam eden madde kullanımı üzerine salona geçmesinin ardından kısa bir süre sonra kendisini iyi hissetmediğini söylemesi, titremelerin artması ve ambulans çağrılarının gerçekleşmesi ayrıntılı olarak yer alıyor.
“Ambulans çağrıları beş kez gerçekleşti” ifadesiyle İçer’in anlatımı, olayın aciliyetini ve süresini belirtiyor.
İddianamede ayrıca, Gökalp İçer’in gönüllü olarak olayları anlatırken, yaşanan ruhsal durum ve sağlıkla ilgili endişelerin iletişimde nasıl yansıdığı da incelenmiş durumda.
Telefon incelemeleri, İçer’in eşiyle olan mesajlaşmalarında duygusal bir gerilim ve endişe unsurlarını ortaya koyuyor. Ezgi A.’nın, İçer’in mutsuzluğu ve madde kullanımıyla ilgili endişelerini dile getirdiği görülüyor. Buna karşılık İçer’in, sağlık durumunun iyi olduğunu ancak ruh sağlığının iyi olmadığını ifade ettiği mesajlaşmada dikkat çekici bir ayrışma bulunuyor.
İçer’in yapay zekaya yönelttiği sorular arasında nabız düşüşü, aşırı dozun etkileri ve yoğun bakımda bulunan birinin durumu gibi konular yer alıyor; bu, olayın teknik ve tıbbi yönlerinin sorgulandığını gösteriyor.