Akbank Genel Müdürlük Binasında Sürdürülebilir ve İnovatif Dönüşüm: Mimari, Sanat ve Teknoloji Entegrasyonu

Akbank Genel Müdürlük binası, teknolojiyi, sanatı ve sürdürülebilirliği merkeze alan bir dönüşüm yolculuğunu hayata geçirirken, geleceğin bankacılık anlayışını sahada gösteriyor. Yönetim Kurulu Başkanı Suzan Sabancı ve Genel Müdür Kaan Gür’ün katılımıyla ekonomi basınına sunulan sunumda, yeni çalışma modelleri ve dijitalleşme vizyonunun binanın tasarımında nasıl yer aldığı anlatıldı.

Proje süreci, 35 bin metrekarelik alanda yaklaşık üç yıl süren çalışmaları kapsıyor. Kullanım alanlarının yaklaşık yarısı verimli ve esnek çalışma alanlarına ayrıldı; sosyalleşme ve dinlenme alanları ise ek bir yüzdeyle desteklenerek çalışan deneyimini iyileştirmeyi hedefledi. Genel Müdürlük, ekipler arası etkileşimi artırmayı amaçlayan açık ofis düzenlerini, sanatla zenginleşen mekânları ve teknoloji entegrasyonunu ön planda tutuyor.

Binada yaklaşık 200 sanat eseri sergileniyor ve eser sahipleri arasında Refik Anadol, Selma Gürbüz ve Mithat Şen gibi isimler bulunuyor. Refik Anadol’un Akbank için özel olarak tasarladığı ve Türkiye’nin ilk kalıcı yapay zekâ sanat eserlerine örnek olan yapı, binanın girişinde konumlanıyor. Yaklaşık 220 metrekarelik yüzey alanı ve 60 milyon piksel kapasitesiyle bu eser, Akbank’ın dijital hafızası ile kültürel kimliğini bir araya getiriyor.

İnovasyon merkezi olarak konumlanan Akbank LAB, binanın kalbinde yer alıyor ve tüm çalışanların inovasyon odaklı etkileşimini artırmayı amaçlıyor. Sürdürülebilirlik odaklı tasarım ve uygulamalar sayesinde yapı LEED Gold sertifikasına hak kazanmıştır. Ayrıca Akbank Dönüşümde Gelecek Var projesi kapsamında 33 kattan 33 tır malzeme ileri dönüşüm yoluyla yeni okul eşyalarına dönüştürülmüş ve deprem bölgesindeki okullara eğitim ortamı desteği sağlamıştır.