Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Denetimli Serbestlik Sistemi hakkında detaylı açıklamalarda bulundu. Sistemin işleyişi ve hedefleri hakkında bilgi edinin.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Ankara’da düzenlenen ve adalet sistemimizin mevcut durumu ile yeni düzenlemelerin değerlendirildiği Denetimli Serbestlik Sistemi Değerlendirme Toplantısında önemli açıklamalarda bulundu. Bakan Tunç, kamuoyunda zaman zaman yanlış anlaşılmalara neden olan ve özellikle basına yansıyan “1 yıl ceza alanlar 18 gün cezaevinde kalacak” şeklindeki haberlerle ilgili detaylı bilgi verdi ve bu bilgilerin gerçeği yansıtmadığını vurguladı.
Geçmişteki uygulamalarda, 2 yıl ve altında hapis cezaları alan hükümlülerin, koşullu salıverilme ve denetimli serbestlik imkanlarıyla cezaevinden çıkıp tekrar giriş yapabilme durumu söz konusuydu. Bu durum, bazı kesimlerde cezasızlık algısına yol açmış ve toplumda olumsuz bir izlenim yaratmıştı. Ancak, yeni düzenlemeler ve 10. Yargı Paketi ile bu eski uygulama sona erdirildi ve sistemde köklü değişiklikler gerçekleştirildi.
Sayın Bakan Tunç, yaptığı açıklamalarda, “1 yıl ceza alan bir hükümlü, cezasının en az 18 gününü cezaevinde geçirmek zorundadır” ifadesiyle, kamuoyunda oluşan yanlış algıyı düzeltti. Ayrıca, yeni düzenleme ile birlikte 2 yıl veya daha az ceza alanlar için uygulanan ‘giriş-çıkış’ sistemi de sona erdi.
Şu an yürürlükte olan yeni yargı paketine göre,
Bu düzenlemelerin, ceza infaz sistemimize ve adalet anlayışımıza önemli katkılar sağlayacağını belirten Bakan Tunç, sistemdeki şeffaflık ve etkinliği artırmayı hedeflediklerini dile getirdi. Bu bağlamda, yeni uygulamalar sayesinde hem toplumda güven ve adalet duygusunun güçleneceğini hem de hükümlülerin yeniden topluma kazandırılma süreçlerinin daha sağlıklı işleyeceğini ifade etti.
Sonuç olarak, yapılan bu düzenlemelerin, adaletin tesisi ve suçluların rehabilitasyonu açısından yeni bir dönemin başlangıcı olduğunu ve tüm ilgili kesimlerin bu değişikliklere uyum sağlaması gerektiğini belirtti. Bakan Tunç, çalışmaların ve düzenlemelerin, adalet sistemimizin daha şeffaf, etkin ve insancıl hale gelmesini sağlayacağını sözlerine ekledi.