ABD Merkez Bankası ve küresel piyasalardaki güncel gelişmeleri yakından takip edin. Ekonomik en iyi bilgiler ve analizlerle piyasalara yön verin.
Fed Başkanı Jerome Powell, piyasaların odağında yer alan açıklamalarında politika faiz oranını beklentilere uygun şekilde %4,25-4,50 aralığında sabit tuttuğunu duyurdu. Ayrıca, bu yıl için faiz indirimlerine devam edileceği sinyalini verdi. Fed’in yıl sonu enflasyon tahmini %2,8’den %3,1’e yükselirken, ekonomik büyüme beklentisi ise %1,7’den %1,4’e düşürüldü. Powell, yaptığı değerlendirmede, tarife artışlarının enflasyonu yukarı çekebileceğine ve ekonomik aktivite üzerinde baskı oluşturabileceğine dikkat çekti. Orta Doğu’daki jeopolitik risklere de vurgu yapan Powell, ABD ekonomisinin artık yabancı petrole olan bağımlılığının azaldığını ifade etti.
Fed yetkililerinden Waller, temmuz ayında faiz indiriminin mümkün olabileceğine işaret ederken, Barkin ise tarife ve ticaret kaynaklı risklerin göz ardı edilmemesi gerektiğini belirtti. Daly ise, iş gücü piyasasında ciddi bir zayıflama görülmedikçe faiz indiriminin sonbaharda daha makul olacağını dile getirdi. Bu gelişmeler, küresel piyasalarda temkinli bir duruşun hakim olmasına neden oldu.
Orta Doğu’daki İran-İsrail gerilimi yakından takip edilirken, Washington yönetiminin İsrail’in İran’a yönelik saldırılarıyla başlayan çatışmalara katılım konusunda temkinli bir tutum sergilediği haberleri ön plana çıktı. New York Post gazetesinin, yönetime yakın kaynaklara dayandırdığı haberinde, ABD Başkanı Donald Trump’ın çatışmalara doğrudan müdahale konusundaki çekinceleri detaylandırıldı. Bu gelişmeler, küresel petrol rezervlerinin büyük kısmına ev sahipliği yapan bölgedeki jeopolitik risklerin arz kesintisi yaratma endişelerini hafifletirken, Trump ve askeri danışmanlar arasındaki görüşmeler de tansiyonu azaltmaya yardımcı oldu.
Bu ortamda, hem Fed’in temkinli duruşu hem de Orta Doğu’daki gerginlikler risk iştahını sınırlamaya devam etti. Varlık fiyatları, bu gelişmeler ışığında dalgalı seyirler izliyor.
Altın ve Platin fiyatları, Powell’ın açıklamaları ve bölgedeki jeopolitik gelişmelerin etkisiyle karışık bir seyir izledi. Altın, faizlerin sabit tutulması ve Orta Doğu gerilimine rağmen, ABD’nin ılımlı tutumu nedeniyle güvenli liman talebinde yaşanan azalma ile değer kaybetti. Öte yandan, platin ons fiyatı, 1.352,08 dolar seviyesini test ederek Eylül 2014’ten bu yana en yüksek seviyelerini gördü. Bu yükseliş, Çin’in Nisan ayında yaptığı güçlü platin ithalatı ve düşük altın fiyatlarına kıyasla platin talebinin artmasıyla desteklendi. Fiyatlar, haftayı ise kar satışlarıyla sonlandırdı.
Analistler, platin ve paladyum fiyatlarının sırasıyla yüzde 2,7 ve yüzde 1,8 oranında artış kaydettiğini, altın ve gümüş fiyatlarının ise yüzde 1,9 ve yüzde 0,8 oranında gerilediğini belirtiyorlar.
Değerli metallerin yanı sıra, baz metaller de küresel ekonomik göstergeler ve Powell’ın açıklamalarıyla karışık bir grafik çiziyor. Fed’in büyüme beklentilerini aşağı çekmesi ve enflasyon risklerinin sürdüğüne işaret etmesi, faiz indirimlerinin sınırlı kalacağı beklentisini güçlendirdi. Bu ortamda, risk iştahı azaldı ve piyasalar temkinli hareket ediyor.
ABD’nin ilk çeyrek tarife uygulamaları ve Çin ile yapılan karşılıklı vergi artırımlarının, baz metal fiyatlarında belirsizlik yarattığını vurgulayan analistler, bu gelişmelerin piyasalardaki temkinli duruşu desteklemeye devam ettiğini söylüyorlar. Tezgah üstü piyasada, bu hafta bakır yüzde 2,1 ve alüminyum yüzde 1,5 oranında değer kazandı. Çinko ve kurşun ise yüzde 0,8 artarken, nikel yüzde 0,5 oranında geriledi.
ABD’deki petrol stoklarında yaşanan keskin azalma ve enflasyon tahminlerinin yukarı revize edilmesi, petrol ve doğal gaz fiyatlarını etkiledi. Enerji Enformasyon İdaresi (EIA) verilerine göre, ABD’nin ticari ham petrol stokları geçen hafta yaklaşık 11,5 milyon varil azalarak 420,9 milyon seviyesine geriledi. Bu azalma, piyasa beklentileri olan yaklaşık 2,3 milyon varil azalmadan oldukça yüksek seviyedeydi. Uzmanlar, bu seviyenin son 5 yılın ortalamasının yaklaşık %10 altında olduğunu belirtiyor. Ayrıca, bölgedeki jeopolitik risklerin hafiflemesi ve Trump’ın çekinceleri, petrol fiyatlarının yükseliş hızını sınırladı. Bu gelişmelerle, Brent petrolün varil fiyatı %3 artarken, doğal gaz fiyatları ise %8,8 oranında yükseldi.
Karadeniz bölgesindeki kuraklık ve Avrupa’daki rekolte düşüşü, tarım emtia piyasalarında sert fiyat artışlarına neden oldu. Soya fasulyesi fiyatları, Çin’in rekor ithalatı ve ihracat beklentileriyle yükseldi. Ancak, hafta ortasında kar satışlarıyla geri çekildi. Dünya genelinde üretim endişeleri, buğday fiyatlarını yukarı çekerken, özellikle Karadeniz bölgesinde yaşanan kuraklık ve Avrupa’daki düşük rekolte beklentileri Chicago Ticaret Borsası’nda buğday fiyatlarını %5,5 oranında artırdı. Mısır ise %2,5 oranında yükseldi. Pirinç fiyatları ise %1,7 azaldı. Şeker fiyatları ise, ABD’deki faaliyet gösteren emtia borsası Intercontinental Exchange’de Nisan 2021’den bu yana en düşük seviyeleri test etti ve %4’lük düşüşle 0,1626 dolar seviyesine geriledi. Fiyatlardaki bu düşüş, küresel üretim beklentilerinin artması ve düşük alım eğilimleriyle bağlantılıdır.
Analistler, USDA’nın 2025-2026 sezonu küresel şeker üretiminde artış öngörüsünün, Hindistan, Tayland ve Brezilya gibi büyük üretici ülkelerin beklentileriyle birleşince, fiyatlar üzerinde baskı oluşturmaya devam edeceğini belirtiyorlar. Ayrıca, Çin’in düşük alım seviyeleri ve Asya bölgesindeki zayıf ithalat eğilimi de fiyatların düşüşünde etkili oluyor. Kahve, şeker ve pamuk fiyatları ise sırasıyla %4,1, %0,2 ve %0,1 oranında azaldı. Kakaonun ton fiyatı ise, haftayı %10,3’lük kayıpla tamamladı.