2026 stratejisiyle Türkiye’nin dönüşüm yolculuğunu bütçe, girişim ve dış politika görünümüyle anlatan kapsamlı bir yol haritası.

Gelecek vadeden bir döneme girildiğini söylemek için artık yalnızca sözler yeterli değildir. Türkiye, yüksek gelirli ülkeler arasına girme hedefini destekleyen bir kalkınma hamlesine geçiş yapmaktadır. Bu yeni aşama, niteliksel bir dönüşüm sürecinin başlangıcını ifade eder ve 2026 yılı, Orta Vadeli Plan’ın kilit dönemeçlerinden biri olarak öne çıkmaktadır. Gıda ve enerji güvenliğini güçlendirecek politikalar ile sosyal konut alanında atılacak adımlar bütçede karşılık bulmuş durumda.
“2026 YILI ÜLKEMİZDE ZİRVELER YILI OLACAKTIR.” Bu vizyonla, dış politika alanında milli çıkarları korumaya odaklanıyor, Türkiye’nin küresel arenadaki etkinliğini artırmayı sürdürüyoruz. Türkiye, Türk Devletleri Zirvesi’nden Antalya Diplomasi Forumu’na kadar pek çok önemli zirveye ev sahipliği yapacak bir yıl için hazırlıklarını tamamlıyor. 2026 bütçe teklifimizi parlamentonun takdirine sunuyoruz.
Dünya ekonomisi köklü bir dönüşüm sürecinden geçerken, dünyanın merkezinin değişmesi ve gelişmekte olan ülkelerin payının artması dikkat çekicidir. Bu dönemde güçlü bir liderlik ve istikrarlı bir yönetim anlayışı, Türkiye’nin küresel dönüşümü doğru okuyabildiğini gösterir. 2026 bütçesi, güven ve istikrarı pekiştiren, dış şoklara karşı dayanıklılığı artıran temel politika araçlarını ön plana çıkaran bir çerçeve sunmaktadır. “FİNANSMAN KOŞULLARININ DAHA DESTEKLEYİCİ BOYUTLARA ULAŞMASI BEKLİYORUZ.”
2025 yılında küresel iktisatta yüksek faizler ve belirsizlikler yatırım iştahını sınırladı. Enflasyon dinamiklerine baktığımızda, 2023’te baz etkisiyle belirgin bir düşüş görülmüş olsa da 2024’te hizmet maliyetlerini yükselten etkenler enflasyonu üzerinde etkisini sürdürmüştür. IMF tahminleri 2025’te enflasyonun yaklaşık %4.2, 2026’da ise %3.7 seviyesine gerileyeceğini öngörüyor. Bu süreçte küresel konjonktürdeki belirsizlikler sürse de ticaretteki büyüme ve finansman koşullarının daha destekleyici hale gelmesi beklenmektedir.
Türkiye Ekonomisi Hakkında 2024 yılı %3.3 büyümeyle tamamlandı; kişi başına milli gelir 15 bin dolar sınırını aştı. 2025 yılının üçüncü çeyreği itibarıyla GSYH’nin dolar cinsinden değeri yaklaşık 1 trilyon 538 milyar dolar olarak hesaplanıyor ve kişi başına milli gelir 17 bin dolara yükseldi. “AVRUPA’NIN 4’ÜNCÜ BÜYÜK EKONOMİSİ OLMAYI BEKLİYORUZ.” Türkiye, küresel ekonominin entegre bir parçası olarak konumunu güçlendiriyor. 2024 itibarıyla nominal dolar bazında dünyada 17’nci, satın alma gücü paritesinde ise 12’nci sırada olan Türkiye’nin, tahminler gerçekleşirse nominal bazda 16’ncı, PPP açısından 11’inci büyük ekonomi olması hedefleniyor. Ayrıca Avrupa’da İtalya’yı geride bırakarak 4’üncü büyük ekonomi olma potansiyeli değerlendiriliyor.