2025 AI Yatırımcıları ve Milyarderler: SaaS ve Temel Modellerin Yeni Güçleri

Forbes’in analizi, yeni milyarderlerin çoğunun yazılım odaklı SaaS şirketlerinin kurucuları ve temel model geliştiren yapay zeka girişimlerinin kilit kadrolarında yer aldığını gösteriyor. Yapay zeka, yalnızca yeni şirketler kurmayı hızlandırmakla kalmıyor; aynı zamanda büyük teknoloji şirketlerinin değerlerini de yeniden görünür kılıyor. Bu yılın öne çıkan isimleri arasında eski Facebook yöneticisi Bret Taylor ile eski Google yöneticisi Clay Bavor bulunuyor. İkili, kurdukları Sierra adlı AI girişimiyle 2025’in başında yaklaşık 350 milyon dolarlık yatırım aldı. CES 2026’da Taylor ve Bavor’un, Rivian ve The North Face gibi markalarda insan müşteri temsilcilerini yapay zeka modellerinin yerini alacak şekilde sergilemeleri bekleniyor.

Listeye göre en genç milyarderler Mercor’un kurucuları Brendan Foody, Adarsh Hiremath ve Surya Midha olarak öne çıkıyor. Mercor’un yapay zeka destekli işe alım süreçlerini otomatikleştirmesi, kısa sürede yatırımcılardan büyük ilgi gördü. Çin merkezli DeepSeek’in kurucusu Liang Wenfeng ise yaklaşık 11.5 milyar dolarlık servetiyle yeni dönemin dikkat çeken isimlerinden biri olarak listede yer aldı.

Yatırım tarafında tablo daha çarpıcı. 2025 yılında yapay zeka girişimlerine toplamda 202.3 milyar dolar yatırım yapıldı; bu, geçen yılın 114 milyar dolarlık yatırımına kıyasla yaklaşık %75’lik bir artış anlamına geliyor. Yatırımların yaklaşık %40’ı, yani 80 milyar doları ise doğrudan temel model geliştiren şirketlere aktı. Listede tanıdık isimler de var.

Servet artışında zirveye çıkanlar arasında Elon Musk’ın net serveti yaklaşık %50 artışla 645 milyar dolara ulaştı ve dünyada 500 milyar doları aşan ilk kişi oldu. Nvidia CEO’su Jensen Huang’ın serveti 41.8 milyar dolar artarak 159 milyar dolara yükseldi; Nvidia’nın piyasa değeri ise yapay zeka hızlandırıcı talepleriyle 5 trilyon doların üzerine çıktı. Google kurucu ortağı Larry Page’in serveti 270 milyar, Amazon’un kurucusu Jeff Bezos’un serveti ise 255 milyar dolara çıktı.

Yapay zeka merkezli bu devasa para akışı, teknolojik ilerlemeyi hızlandırırken aynı anda gelir eşitsizliği, iş gücü dönüşümü ve otomasyonun sosyal etkileri konusundaki tartışmaları da yeniden alevlendiriyor. 2025, yapay zekanın yalnızca bir teknoloji trendi olmadığını, küresel ekonomiyi köklü biçimde şekillendiren bir güç olduğunu net bir şekilde gösterdi.