12 Eylül’ün etkilerini demokrasiyle hafızamızda güncel bir dille yansıtan derinlikli bir analiz ve içgörü dolu bakış.
Askeri darbenin 45’inci yıl dönümünde Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Burhanettin Duran’ın NSosyal’daki paylaşımı, demokrasiye vurgu yapan ve toplumsal hafızayı canlı tutan bir dille yeniden kayda geçirildi. Bu mesajda, darbenin millet iradesine ve günlük yaşamımıza olan etkileri vurgulanıyor; demokrasi, hukuk ve özgürlük kavramlarının korunması gerektiği hatırlatılıyor ve gelecek için birlik içinde hareket edilmesi gerektiği ifade ediliyor.
Duran, paylaşımında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın şu sözlerini içeren bir video paylaşımına yer verdi: “Bugün 12 Eylül. Bu tarih, takvim sayfalarından bağımsız olarak anlamlar taşıyor. Türkiye, 12 Eylül sabahı silahların gölgesinde uyanmış, köşe başlarındaki tanklar ve askeri unsurlar sokakları kapatmıştı. O dönemin baskısı ve gözaltılar, ülkenin hafızasında derin izler bıraktı.” Bu anlatım, darbe yıllarının acı tecrübesini ve meydan okunan yüzleri hatırlatıyor; gözyaşlarıyla yüklü o günlere dair anlatım, toplumsal belleğin canlı tutulması için bir hatırlatıcı görevi görüyor.
Video içerisinde hatırılan gençlerden Mustafa Pehlivanoğlu’nun trajik öyküsü, geleneksel anıların artık sadece hatıra değil, ders alınması gereken bir arşiv olduğuna işaret ediyor. Mustafa 22 yaşında darağacına yürürken ailesine yazdığı mektup, hem sevgiyi hem de hesaplaşmayı içeren kelimelerle dolu; anne ve babaya helallik dilenen, kaderin çizdiği yolu kabullenmiş bir genç olarak geride kalan satırlar, geçmişin acı yüzünü gözler önüne seriyor. Mektupta, ahlaki hesaplaşmanın ve inancın zirvede olduğu bir ifade dizisi yer alıyor: CenabıHakk’ın ve Resulü’nün yolundan sapmama sözü, helalleşmenin zorluğu ve ailesine dilediği mutlu bir yuva temennisi.
Bu metinler üzerinden, 12 Eylül’ün hatırası her yıl yeniden konuşulur; demokrasinin savunulması, özgürlüklerin korunması ve adalet duygusunun güçlendirilmesi için bir uyarı olarak görülür. Güncel bağlamda, milletin beraberliği ve vatan sevgisiyle ilerlemek, geçmişin acılarından ders çıkararak geleceğe güvenle bakmak gerektiği vurgulanır.